Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Gıda ihracatında Orta Asya’nın yükselen pazarı: Türkmenistan

5 milyona yakın nüfusunun yanı sıra petrol ve doğalgaz kaynaklarıyla Türkmenistan, başlattığı uzun vadeli kalkınma programıyla da büyümeye çalışıyor. Bölgedeki konumu kadar tarihi ve kültürel özellikleriyle Türkiye için önemli bir konumda bulunan Türkmenistan, son yıllarda gerçekleştirdiği gıda ithalatıyla da Türk gıda sanayicilerinin yüzünü güldürüyor.




turkmenistan_turkiyeTürkmenistan Cumhuriyeti, Orta Asya’nın güneyinde, Hazar Denizi kıyısında yer almakta olup kuzeydoğusunda Özbekistan, kuzeybatısında Kazakistan, güneyinde İran ve güneydoğusunda Afganistan ile komşudur. 488 bin 100 kilometrekarelik yüzölçümü ile bağımsız devletler topluluğunun en büyük dördüncü devletidir. Kara Kum çölü ülkenin %80’ini kapsıyor. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği hakimiyeti altında kaldıkları yaklaşık 80 yıl boyunca kendi kimliğini ve kültürünü korumaya çalışan Türkmenler, 27 Ekim 1991’de bağımsızlığını ilan etti. Türkmenistan’ı ilk tanıyan ülke Türkiye oldu. Türkmenistan Başkanlık sistemi ile yönetilen bağımsız ve tarafsız bir ülke olup, Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhammedov’dur. Aralık 1999’da düzenlenen Halk Maslahatı’nda ebedi devlet başkanı seçilen Saparmurat (Niyazov) Türkmenbaşı’nın Aralık 2006’daki vefatından sonra, 11 Şubat 2007 tarihinde yapılan seçimde %89 oy alan Berdimuhammedov 5 yıllığına devlet başkanı seçilmişti. 2012 yılı Şubat ayında yenilenen seçimlerde ise Devlet Başkanı Berdimuhammedov oy oranını artırarak %97 oyla yeniden seçildi.

Türkmenistan’da resmi olarak nüfus sayımı yapılmıyor ve nüfus verileri resmi olarak açıklanmıyor. Ancak ülke nüfusunun Economic Inteligence Unit tahminlerine göre 4,9 milyon olduğu kaydedildi. 2011 yılı tahminlerine göre nüfus artış hızı %1,1’dir. Bağımsız Devletler Topluluğu içerisinde alan büyüklüğü açısından dördüncü sırada yer alsa da ülkenin nüfusu oldukça azdır. Nüfusun %90’a yakını Türkmen olup diğer etnik gruplar Özbekler, Ruslar, Kazaklar, Tatarlar, Azeriler, Ermeniler ve Ukraynalılar’dır. Nüfusun % 89’u Müslüman’dır.

Türkmenistan’ın doğal kaynakları arasında petrol, doğal gaz, sülfür ve tuz bulunuyor. Ülkenin önemli miktarda gaz ve petrol rezevleri bulunuyor. Başlıca gaz rezervleri ülkenin doğusunda yer alan Amuderya havzasında yer alıyor. Hazar Denizi yakınlarında da gaz rezervleri var. Türkmenistan, eski Sovyet Cumhuriyetleri arasında gaz rezervleri bakımından Rusya’dan sonra geliyor. Hidro karbon sanayinin geliştirilmesi yönünde iddialı projeler ortaya koymakta olan Türkmenistan’ın, 2030 yılı itibarı ile doğal gaz üretiminin yılda 250 milyar metreküpe, ham petrol üretiminin ise yılda 110 milyon tona çıkarılması öngörülüyor.

EKONOMİK GÖRÜNÜŞ
Türkmenistan geniş topraklara sahip çölleşmiş bir ülkedir. Bununla birlikte ülkenin vahalarında yoğun sulu tarım gerçekleştirilmektedir. Ülke toprakları büyük miktarda doğal gaz ve petrol rezervi barındırmaktadır. Ülkenin tarım alanlarının yarısından fazlasında pamuk ekili olup uygulanan yanlış tarım ve sulama politikaları neticesinde ülkenin pamuk üretimi geçmiş yıllara göre önemli miktarda azalmıştır. Ülkenin ekonomik yapısı, doğal gaz, petrol ürünleri, pamuk ve tekstil sanayi, buğday ve gıda işleme sanayi üzerine şekillendirildi.

İplik ve kumaş sektöründe pek çok fabrika üretim yapıyor. Ayrıca, yeni iplik fabrikalarının kurulmasına devam ediliyor. Bunun yanı sıra diğer sanayi ürünlerinin üretimi konusunda da fabrikaların kurulması için çalışmalar sürüyor. Ülkede gıda üretimi konusunda son dönemde hızlı gelişmeler yaşanmakta olup hayvancılık ürünleri (salam, sosis, sucuk, pastırma, konserve et ürünleri), süt ürünleri (pastorize süt, yoğurt, dondurma, peynir), tavuk ürünleri (paket bütün tavuk, parça tavuk, yumurta), tahıl ürünleri (makarna, bisküvi, çikolata, paketli ekmek), salça, meyve suyu, mineral su gibi pek çok alanda yerli üretim yapılıyor.

Bağımsızlığın kazanılmasından sonra, ekonomide devletçi yapı devam ettirilen Türkmenistan’da halen görevde bulunan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov’un başlattığı yeni kalkınma ve gelişme dönemi programı çerçevesinde her alanda yatırımlar hızlandı. Diğer taraftan, özel sektörün gelişmesi için küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi yönünde kanun çıkarılmış olmasına rağmen yaşanan gelişmelerin beklentileri karşılamaktan uzak olduğu belirtiliyor. 2000-2010 döneminde Sovyet tarzı bir “Sosyal ve Ekonomik Dönüşüm Stratejisi” uygulayan Türkmenistan, bu planı uzatarak 2020 yılına kadar olan dönemi de içine alan yeni bir uzun vadeli kalkınma programını ekledi. Bu stratejiye göre ithal ikamesine dayalı ve belli sektörler için yüksek üretim hedeflerinin konulduğu bir plan benimsendi.

DÜNYANIN 9. BÜYÜK PAMUK ÜRETİCİSİ
Türkmenistan, Orta Asya’da Özbekistan’dan sonra ikinci önemli pamuk üreticisi konumunda bulunuyor. Dünya sıralamasında 9. üretici olan ülkenin pamuk üretimi toplam tarım sektörünün %70’ini oluşturuyor. Türkmenistan, Sovyetler Birliği’nden kolektif çiftlik sistemini devralmış ve bugüne kadar yapılan reformlar asgari düzeyde kaldı. Devlet halen tarım ürünlerinin dağıtımını ve pazarlamasını kontrol ediyor. Bununla birlikte ülke topraklarının kalitesinin düşük olması, sulama sistemlerinin yetersizliği ve iklimin elverişli olmaması tarım sektörünün gelişmesini engelleyen diğer faktörler olarak öne çıkıyor. Ülkede üretilen diğer önemli tarım ürünleri buğday, arpa, mısır, çeltik, susam, kavun, karpuz, üzüm ve meyan köküdür. Hükümet şeker pancarı ve pirinç üretimini yaygınlaştırmak ve ekilebilir arazileri artırmak sureti ile tarımsal üretimde kendine yeterliliği hedefliyor.

TÜRKİYE İLE TİCARET
Dış ticaret verilerine göre 2011 yılında Türkiye’nin Türkmenistan’a olan ihracatı bir önceki yıla göre %31 oranında artarak 1.494 milyon dolara yükselirken, bu ülkeden yapılan ithalat ise %2 oranında artarak 386 milyon dolardan 392 milyon dolara çıktı. Türkiye ile Türkmenistan arasındaki ticari ilişkiler, özellikle müteahhitlik alanında 2008 yılında rekor seviyelere ulaşan taahhütlerle birlikte hızlı bir artış ivmesi kazandı. Son yıllara bakıldığında Türkmenistan ile ticaretimizde 2007 yılı haricinde ticaret açığı söz konusu değildir. İki ülke arasında 2005 yılından beri artış gösteren ticaret hacminde 2012 yılında %5,4 düşüş görüldü.

PAZARLA İLGİLİ BİLGİLER  
Perakende Piyasası: Türkmenistan, genel olarak üretim ve tüketimdeki belirsizlikler bakımından diğer BDT ülkelerinden pek farklı değildir. Son birkaç yılda yabancı girişimciler tarafından açılan özel mağazalar genelde birkaç ürünü bir arada pazarlama gayreti içerisinde bulunmalarına rağmen, halkın alım gücü de göz önüne alındığında mallara olan talebin düşük olduğu görülüyor. Pazar, önemli ölçüde fiyata endeksli olduğundan satılan yabancı mallar genelde düşük kalitedeki ürünlerden oluşuyor. Ülkede market zincirleri henüz yok. Yiyecek-içecek satışları, genellikle geleneksel açık pazarlarda yapılıyor. Ticari hakları koruyan yasalar henüz yerleşmemiş olduğundan, dünya markalarından hiçbiri kendi isimleri ile Türkmenistan’da mevcut değiller. Sadece bazı mağazalarda “bavul ticareti” şeklinde getirilen ürünler bulunabiliyor. Türkmenistan’da kredi kartları yaygın olarak kullanılmıyor. Sadece bazı yeni oteller kredi kartı ile ödemeyi kabul ediyor. Diğer taraftan Amerikan doları ile alışveriş yapmak mümkündür.


Lojistik: Türkmenistan ile Türkiye arasındaki karayolu ile yapılan taşımalar Gürbulak (Türkiye çıkış gümrüğü)-Bazargan (İran giriş)-Lütfüabat (İran çıkış)-Artık ve Gudrolim (Türkmenistan giriş) veya Hopa-Gürcistan-Azerbaycan-Hazar Denizi-Türkmenbaşı güzergahı üzerinden yapılmaktadır. 2. güzergahın %200 pahalı olması ve Hazar Denizi’nde meydana gelebilen yoğunluk ve 1. güzergahın daha güvenli ve ucuz olması nedeniyle karayolu taşımalarında İran güzergahı tercih ediliyor. Deniz taşımacılığı Karadeniz - Volga Nehri - Hazar Denizi – Türkmenbaşı Limanı güzergâhından yapılıyor. Ancak kış döneminde bu ulaşım yolu kullanılamıyor. Demir yoluyla yapılan taşıma Van-Tebriz-Tahran-Seraks güzergâhından gerçekleştiriliyor. Hem Türkmenistan demiryollarının hem de İran demiryollarının yeterli olmaması, vagon temininde zorluk olması nedenleriyle bu hattın tam olarak faaliyette olduğunu söylemek güçtür. Havayolu ile taşıma, malların sınırlı ve ücretlerin yüksek olması nedeniyle tercih edilmiyor.

GENEL DEĞERLENDİRME ve ÖNGÖRÜLER
Türkmenistan’da son bilgilere göre 9 bin 500 civarında Türk vatandaşı bulunuyor. Bu vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu inşaat sektöründe, kalan kısmı ticaret alanında faaliyet gösteriyor. Türkmenistan kayıtlarına göre 550 civarında kayıtlı Türk firması bulunmasına rağmen bunların faaliyette olanları 150 civarındadır. Bu firmaların yaklaşık 120 tanesi inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. Türkmenistan’ın bağımsızlığa kavuşmasından sonra ülke vatandaşlığı alan Türkler’in kurduğu şirketler de bulunuyor. Türkmenistan’da faaliyet gösteren Türk inşaat şirketlerinin yüklendikleri projelerle bağlantılı olarak Türkiye’den getirilen inşaat malzemeleri artış gösteriyor. Türkiye ile Türkmenistan arasında yapılan dış ticaret incelendiğinde, inşaat malzemelerinin büyük bir değer tuttuğu görülüyor. Bu nedenle, Türk inşaat sektörünün Türkmenistan’daki varlığı ihracatımızın artmasının ana ivmesidir. Bunun dışında, özellikle Türkiye’de yüksek öğretim gören Türkmen öğrencilerin ülkeye döndükten sonra ticaret alanına atılmaları veya devlet kurumlarında görev almaları ticari ilişkilerde önemli bir yer tutuyor.
 
TÜRK İŞADAMLARININ TÜRKMENİSTAN PAZARINDA DİKKAT ETMELERİ GEREKEN ÖNEMLİ HUSUSLAR

Ülkede hem sabit hem de mobil telefonlar yaygındır. Kırsal ve dağlık kesimlerde mobil iletişimde sıkıntı olabiliyor. Otellerde sağlanan internet hizmeti hızı düşüktür. Ülkede resmi dil Türkmence’dir. Bununla birlikte Rusça da yaygın olarak kullanılıyor. Hükümet İngilizce öğrenilmesini teşvik ediyor, ancak İngilizce ülkede fazla yaygın değildir.

Türkmenistan’da faaliyet göstermek isteyen girişimcilerin Türkmenistan’a gelmek istemeleri halinde ilk karşılaştıkları sorun vize temini sorunudur. Vize alınmasındaki zorluklar, vize süresinin en fazla 6 ay olması, uzatmada çok sıkı kurallar getirilmesi ve vize ücretlerinin yüksek olması, girişimcilerimizi zor durumda bırakıyor.

İhracat ve ithalatta nakliyeye ödenen ücret, malın maliyetini önemli ölçüde artırıyor. Bazı firmalarımızca alıcı firmayla yaptıkları kontratların Türkmenistan gümrüklerinde uzun süren denetim mekanizmasına takılması ve para transferlerinin denetim sıkılığından kaynaklanan nedenlerle işlemlerde gecikmeler yaşanabiliyor.

Türkmenistan’a ithal edilmesi istenen gıda ürünlerinin kullanma tarihi, üretildiği tarihten itibaren %70’den az kalmış ise, ithal etmek yasaktır. Ürünlerin ambalajında belirtilen kullanma, üretim tarihleri ve muhafazası uluslararası takvim sistemine uygun olmalıdır. Genetik kaynakları kullanarak hazırlanan gıda ürünlerinin Türkmenistan’a ithalatı yasaktır.

BDT Gümrük Birliği’ne üye olmayan ve hiç bir ülke ile serbest ticaret anlaşması bulunmayan Türkmenistan, daha çok ikili ticaret anlaşmaları ile dış ticaretine yön vermeye çalışıyor. Ülkedeki yüksek gümrük vergisi tarifeleri hükümet tarafından uygulanan en önemli ticari engelleme olarak göze çarpıyor. İthal edilen ürünlere standart uygulaması yapılıyor.

İHRACAT POTANSİYELİ BULUNAN GIDA ve TARIM ÜRÜNLERİ
 
Ayçiçek Yağı
Türkmenistan’ın 2011 yılı itibariyle toplam 10,8 milyon dolar civarında ayçiçek yağı ithalatı bulunurken ithalatın %90’ından fazlasını rafine yağlar oluşturuyor. Türkmenistan’ın ayçiçek yağı ithalatı son yıllarda önemli ölçüde artış göstermiş olsa da 2011 yılında pazarda %22,9 düşüş gerçekleşti. Türkmenistan ayçiçek yağı ithalatını büyük ölçüde Rusya ve Ukrayna’dan gerçekleştirirken, ülkemizin ise pazardaki payı %3 civarında kalıyor. Pazara Rusya ve Ukrayna hâkim olmakla birlikte bu ülkelerin ülkemize göre önemli bir gümrük avantajı bulunmuyor. İhracatçılarımızın Türkmenistan pazarına önem vermeleri durumunda sunulacak yeni ürünlerle tüketici tercihlerinde değişmeler olabileceği düşünülüyor.

Margarin
Ülkenin margarin ithalatı 2011 yılında 18,1 milyon dolara yükseldi. Türkmenistan margarin ithalatını son yıllarda ağırlıklı olarak ülkemizden ve Rusya’dan gerçekleştiriyor. Ülkenin 2011 yılı margarin ithalatında Türkiye’nin payı %45, diğer önemli ihracatçı ülke olan Rusya’nın payı ise %39’dur. Türkmenistan’ın margarin ithalatı son yıllarda sürekli artış gösterdi ve 2011 yılında 2010’a göre %6 oranında yükseldi. Ülkenin margarin ithalatının önümüzdeki yıllarda da artış göstermesi bekleniyor. Ülkemiz Türkmenistan margarin pazarında Rusya ile rekabet edebilecek konumda olup hem ülkemize hem de Rusya’ya ithalatta gümrük vergisi uygulanmıyor. Sürekli gelişen bir pazar olması nedeniyle ülkemiz ihracatçılarının daha fazla önem vermeleri gereken bir konuma sahiptir.

Şekerli ve Çikolatalı Mamuller
Türkmenistan’ın 2011 yılı itibariyle 65,2 milyon dolarlık şekerli ve çikolatalı mamul ithalatı bulunuyor. Bu ithalatın 48,7 milyon dolarlık kısmını çikolatalı mamuller, 16,5 milyon dolarlık kısmını da şekerli mamuller oluşturuyor. Türkiye, Türkmenistan pazarında şekerli mamullerde Ukrayna’nın ardından ikinci, çikolatalı mamullerde ise Ukrayna ve Rusya’nın ardından üçüncü sırada yer alıyor. Türkmenistan’ın şekerli mamuller ithalatında ülkemizin payı ,3, çikolatalı mamuller ithalatında ise %23,3’tür.

Türkmenistan’ın hem şekerli hem de çikolatalı mamuller ithalatı son yıllarda önemli ölçüde artış gösterdi. Son 5-6 yıl içerisinde şekerli mamuller ithalatı yıllık ortalama civarında, çikolatalı ürünler ithalatı ise civarında yükseldi. Ülkemizden Türkmenistan’a her türlü şekerli ve çikolatalı ürün ihraç ediliyor. Ancak şekerli mamullerden özellikle çiklet, jöleli şekerler ve lokum ihracatında, çikolatalı mamuller ihracatında ise başta çikolata olmak üzere kakao ile kaplanmış her türlü müstahzarlar, sürülerek yenilen kakaolu ürünler, kalıp, dilim ve çubuk halinde kakaolu ve çikolatalı ürünlerin ihracatında pazar potansiyelinin yüksek olduğu görülüyor.

Ülkemiz şekerli ve çikolatalı ürünlerde Türkmenistan pazarında Ukrayna ile rekabet edebilecek konumdadır. Türk ihracatçılarının ilgi göstermesi durumunda pazara girişte herhangi bir engel bulunmuyor, ayrıca diğer ülkelere uygulanan gümrük vergileri ülkemize de uygulanıyor. İhracatçılarımızın bireysel ithalatçılar yanında özellikle süpermarket zincirleriyle irtibata geçmelerinde yarar görülüyor.

Bisküvi ve Gofretler
2011 yılında Türkmenistan’ın bisküvi ve gofret ithalatı 23 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ülkenin gerek gofret gerekse bisküvi ithal ettiği en önemli ülke Ukrayna olup, ülkemiz Ukrayna’dan sonra ikinci sırada yer alıyor. Türkmenistan’ın 2011 yılı bisküvi ve gofret ithalatında ülkemizin payı %27,6 olup bu kalemde ülkemizden sonra en önemli ihracatçı Rusya Federasyonu’dur.

Türkiye, bu ülkenin bisküvi ve gofret pazarında gerek Ukrayna gerekse Rusya ile rekabet edebilecek konumdadır. Ülkemiz ihracatçılarının ilgi göstermesi durumunda, Türkmenistan pazarına girişte herhangi bir engel bulunmayıp, Diğer ülkelere uygulanan %2 oranındaki gümrük vergileri ülkemize de uygulanıyor. Bu ürün grubunda da Türk gıda ihracatçılarının bireysel ithalatçılar yanında özellikle süpermarket zincirleriyle irtibata geçmelerinde fayda var.

Resmi Adı: Türkmenistan Cumhuriyeti
Nüfusu: 4,9 milyon
Başkenti: Aşkabat
Resmi Dil: Türkmence
Yüzölçümü: 488 bin 100 km2
Para Birimi: Manat (1$=2,85 Manat)

 

* T.C. Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden İhracatı Geliştirme Uzmanı Koray Ali Konca tarafından hazırlanan Türkmenistan Ülke Profili Raporu’ndan derlenmiştir.