Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Afyonlu mermerciden maden suyu yatırımı

Mermer ve mermer makineleri alanlarında faaliyet gösteren Afyonlu Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu maden suyu sektörüne yaklaşık 10 milyon dolarlık yatırım yaptı. Yılbaşında piyasaya sunduğu ‘Avşar’ markalı ürünlerini ihraç etmeye başlayan grup, 2016 sonunda 20 ülkeye maden suyu satmayı ve 30 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor.
 




avşar maden suyuTemel sanayisi mermer ve gıda üzerine olan Afyonkarahisar, kaymağıyla, sucuğuyla, termaliyle öne çıkan bir kent. Türkiye’nin doğal kaynaklarının en önemlilerinden olan mermer sanayi ise, kent ekonomisinin lokomotifi konumunda. Mermer üretim kapasitesi yaklaşık olarak yılda 120 bin metreküp olan Afyonkarahisar’ın toplam mermer rezervinden aldığı pay yüzde 40. İscehisar ilçesi ise dünyanın en kaliteli beyaz mermerinin çıktığı yer olarak biliniyor. İlçede faaliyet gösteren firmalar, dünyaya mermer satıyor. Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu’nun çatısı altında yer alan Demmer de bunlardan biri. 1969 yılından beri bu sektörde faaliyet gösteren şirket, üretiminin yüzde 80’ini Çin ve Hindistan’a ihraç ediyor. Grubun ayrıca mermer makineleri üretimi yapan ‘Demmak’ adında bir şirketi daha var. İki şirketin toplam cirosu ise 100 milyon TL.  
 
Afyonlu grup son olarak içecek sektörüne de adım attı.  İlçedeki bir su kaynağının ruhsatını alarak maden suyu üretimine giriş yaptıklarını belirten şirketin üçüncü kuşak temsilcisi Tarık Demirel, “İlçede uzun yıllardan beri akan bir su kaynağını ruhsatlandırarak maden suyu sektörüne girdik. Bu işe yaklaşık 10 milyon dolarlık yatırım yaptık. Bölgemizin ve yıllardır akan suyun adı ‘Avşar’ olduğu için markamıza da bu adı verdik. Damla şeklindeki şişe tasarımımızı ünlü endüstriyel tasarımcı Defne Koz yaptı. Şu anda ihracat ağırlıklı çalışıyoruz” diyor. Bu yıl için 100 milyon adet şişelik maden suyu satış hedefleyen grup, bunun yüzde 30’unu  da ihraç etmeyi planlıyor. Grup,  madensuyundan 2016 sonunda 30 milyon TL ciro hedefliyor. 
 
DEMİRCİLİKTEN GELİYOR
Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu’nun sahibi olan Demirel Ailesi aslında atadan demirci. Büyük dedeleri Afyonkarahisar’ın İscehisar ilçesinde küçük bir atölyede dönemin ihtiyaç duyulan el aletlerini üretiyordu.  1940’lara gelindiğinde ise  demircilik işi biraz daha endüstriyelleşmeye başlıyor. O yıllarda özellikle mermer işlemede demir aletlere ihtiyaç duyuluyor. Bu sorunun dedelerinin ürettiği makinelerle çözüme kavuştuğunu anlatan Tarık Demirel, şunları ekliyor: “Özellikle 1944 yılında Anıtkabir’in yapımında mermer çok kullanılıyor. Mermer kullanılırken de bunları işlemek için demir aletlere ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle balyoz, külünk, çekiç, murç, manivela gibi birçok aleti bizim aile üretiyor. Bugün mermer, mermer makineleri ve içecek sektöründe faaliyet gösteren ve 750 kişiye istihdam sağlayan grubumuzun adı da aslında bu hikayeden geliyor.”
 
MEMER İŞİYLE BÜYÜDÜ
Şirketin kuruluş öyküsü ise, Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu’nun temelleri atan Şuayp Demirel’in İscehisar’da yaygın olan mermer sektörü için teknoloji geliştirmek istemesiyle başlıyor. İlk olarak da 70’li yılların sonlarında mermer üreticileri için ‘hidrolik kriko’ diye bir makine geliştiriyor.  1987 yılında ise  ‘Demmak’ ı kuruyor ve mermer makinaları üretmeye başlıyor. Demirel, aynı zamanda babasından kalma mermer ocağını da işletiyor. Mermer şirketi ‘Demmer’,  zamanla daha hızlı büyüyor. Şu anda ise işlerinin yüzde 85’ini mermer oluşturuyor. Demmer’in yıllık 300 bin tonluk üretim kapasitesi var. Sadece blok ihracat satışları 100 bin ton civarında. Geri kalan 200 bin ton ise 40 bin metrekare kapalı alana sahip mermer fabrikalarında işlenerek hem iç piyasaya hem de dünyanın birçok ülkesine ihraç ediliyor. Demmer’in bugün üç büyük mermer firmasından biri olduğunu vurgulayan Demirel, “İlk mermer ihracatımızı 1983 yılında İtalya’ya yaptık. Bugün ise Çin ve Hindistan’a ihracat gerçekleştiriyoruz.  Satışlarımızın yüzde 80’ini ihracat oluşturuyor” diyor. 
 
20 ÜLKE HEDEFLENİYOR
Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu, son girdiği maden suyu sektöründe de iddialı. Yıllık 4 milyar şişelik maden suyu tüketiminin olduğu Türkiye’de bu pazar her yıl yüzde 15 civarında büyüyor. Bu sektörde fırsat gören Demirel Ailesi, yaklaşık 10 milyon dolarlık yatırım yaparak 10 bin metrekarelik kapalı alana sahip tesislerinde üretime geçti.  Ürünün şişesini, daha önce Pirelli, Lipton, Sharp gibi markalarla çalışan ünlü endüstriye tasarımcı Defne Koz tasarladı. Yıllık 300 milyon şişe şişeleme kapasitesine sahip olan tesisin altyapısı ise yıllık 1.5 milyar şişelemeye göre yapıldı. Bu yılın başında üretime geçtiklerini belirten Demirel, şöyle devam ediyor: “İhracat ağırlıklı çalışıyoruz. Kısa süre önce faaliyete geçmiş olsak da Irak, Tayvan, ABD, Güney Afrika, Belçika, Azerbaycan gibi ülkelere ihracat yaptık. Hedefimiz bu yıl 100 milyon şişe satış ve 20 ülkeye ihracat yapmak.  İlk yıl için ihracat hedefimiz ise 10 milyon TL. Önümüzdeki yıl tüm Türkiye’de ürünlerimizin satılması için tüm illerde bayilik çalışmalarımız devam ediyor. 11 farklı tattaki ürünle pazarın ihtiyaçlarına cevap vereceğiz.” 
 
AROMALI DA ÜRETTİ
Türkiye’deki 32 ruhsatlı maden suyu firması var. Ancak bunların sadece 23 tanesi faal durumda. Firmaların 12’si büyük çapta işletmelerken, kalanlar yerel ölçekte faaliyet gösteriyor. Türkiye’de maden suyu tüketim rakamlarına bakınca bir artış göze çarpıyor. Öyle ki 2001 yılında kişi başı madensuyu tüketimi 2.2 litre iken bugün 15 litreye çıkmış bulunuyor. Öte yandan geçen yıl maden suyu tüketiminin bir önceki yıla göre yüzde 11 civarında arttığı belirtiliyor. Ayrıca aromalı maden suyu tüketimi de son yıllarda artış göstermiş durumda. Satışların yüzde 24’ü aramalı maden suyundan geliyor. Bu trende ayak uyduran Avşar’ın da ürün portföyünde 10 çeşit aromalı maden suyu bulunduğunu belirten Demirel, şu anda satışlarımızın yüzde 30’luk kısmı aromalı ürünlerden geliyor. Mango-ananas, mandalina c plus ve yeşil elma farklı tatlarıyla diğerlerinden ayrışıyor” diye ekliyor.
 
MADEN SUYUNDAN SONRA GAZOZ DA ÜRETTİ 
Sade ve 10 farklı meyve aromalı çeşidiyle maden suyu sektörüne giriş yapan Avşar Maden Suyu, farklı ve şık şişesiyle raflarda dikkat çekmeye devam ediyor. Gazlı meşrubat pazarında üçüncü sırada yer alan gazoz üretimine de giren markanın en büyük farkı, mineral su ile gazoz aromasını bir arada sunan lezzeti. Bu sayede bir yandan serinlerken bir yandan vücudun mineral ihtiyacı karşılanabiliyor. Yaklaşık 40 yıl önce Türkiye’de içecek sektörünün bir numarası olan gazoz, son yıllarda yeniden atağa kalktı. Ankara’dan Niğde’ye, Malatya’dan Manisa’ya kadar Türkiye’nin dört bir yayında üretim yapan gazoz markaları pazarı büyüttü. 60’a yakın yerel markanın faaliyet gösterdiği sektöre yeni bir oyuncu daha katıldı. Bu yılın başında içecek sektörüne sade ve 10 farklı meyve aromalı maden suyu çeşidiyle giriş yapan Avşar Maden Suyu, gazoz sektörüne de adım attı.  Gazozları birbirinden ayıran en önemli özelliğin su olduğunu söyleyen Avşar Maden Suları Yönetim Kurulu Üyesi Tarık Demirel, markalarının en büyük farkının da kullandıkları mineral su olduğunun belirtiyor. Üretmiş oldukları  gazoz ile nostaljik gazoz aroması ve maden suyu birleştirdiklerini ifade eden Demirel, “Gazozumuz vücudun mineral ihtiyacını karşılayacak bir çok doğal minerali de içinde barındırarak fonksiyonel bir gıda olarak öne çıkıyor.. Ar-Ge çalışması için 10 aylık bir çalışma yaptık. Günlük 1 milyon şişe üretim kapasitemiz söz konusu Afyonkarahisar’dan çıkıp, ulusal zincir marketlerde de yerimizi alıyoruz. En kısa zamanda ihracat pazarlarımıza da bu ürünü yollayacağız” diyor
 
MAKİNE GELİŞTİRİYOR
Şirket mermer makineleri alanında da zaman içinde kendisini geliştirdi. Şuayp Demirel ‘in başkanlık ettiği 3 kişilik AR-GE departmanı, önemli teknolojiler geliştiriyor. Bunlardan biri mermer bloğunu kesen ‘80 lamalı katrak’ denilen ürün. Şirket, bu makineyi üreten ender firmalardan.  Diğeri ise mermer ocaklarından kullanılan ‘zincirli, kollu dağ kesicisi’ adını taşıyor. Onun da dünyadaki az sayıdaki üreticisinden. Bu ürünün traktöre bağlanmış mobil çeşidi de var. Bu alanda daha çok sipariş üzerine iç piyasa ağırlıklı çalıştıklarını söyleyen Demirel, “Üç yıl öncesine kadar ihracat da yapıyorduk ama Ortadoğu’daki sorunlardan dolayı azaldı” diyor.