Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Gıda sanayicileri KAREKOD'a karşı

Gıda ürünlerinde 7 sektörde ambalajlara getirilecek karekod uygulaması 1 Ocak 2014 tarihinde resmen başlıyor. Ancak sanayiciler uygulanacak sistemin sektöre yarardan çok zarar getireceğine inanıyor. TGDF Başkanı Şemşi Kopuz, karekodun 1 milyar dolarlık ek maliyet getireceğini söylüyor.  




karekod_gidaGıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın 7 gıda ürünü için uygulamaya alacağı karekod düzenlemesi 1 Ocak 2014 itibariyle devreye alınacak. Ancak gıda sanayicileri uygulanacak sistemin sektöre yarardan çok zarar getireceğine inanıyor. Uygulama ile birlikte zeytinyağı, bal, bebek maması, enerji içeceği, bitkisel yağ, çay, alkollü içecekler ve gıda takviyesi ürünlerinin içinde bulunduğu 7 sektöre 1 milyar dolarlık ek maliyet geleceğini ifade eden Türkiye Gıda ve İçecek Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, uygulamanın geri çekilmemesi halinde hukuki süreç başlatılacağını dile getirdi.
 
MALİYETLERİMİZ ARTACAK
Karekodun am¬ba¬laj ba¬şı¬na 60 ku¬ruş¬luk bir zam ola¬rak yan¬sı¬ya¬ca¬ğı¬nı ak¬ta¬ran Şemsi Kopuz, sadece bira sektörüne 80 milyon liralık ek maliyet getirecek uygulamanın dünyanın hiçbir yerinde uygulanmadığını ifade ederek, “Sistemle beraber sektöre sanki örtülü bir vergi getirilmiş olacak. 7 sektör gıda alanının %20’sini oluşturuyor. Eğer karekodun kapsamı genişletilirse maliyet daha da artacak. Bunun faturası da tüketiciye kesilecek. Bu konu hakkında gerekli düzenlemelerin yapılması için Sayın Bakan Mehdi Eker ile görüştük. Gerekli düzenlemelerin yapılması için başvuruda bulunduk” dedi. Ambalaj sektöründe karekodlu ambalaj üreten tek bir firma olduğunun altını çizen Kopuz, “Bu uygulama Neden devreye alınmak isteniyor bilmiyoruz. İhale açıldı mı açılmadı mı bu konuda da bir bilgimiz yok” ifadelerini kullandı.
 
ÜDTS BOZUK VE TAĞŞİŞ ÜRÜNLER İÇİN BİR ŞEY SÖYLEMİYOR
Ürün Denetim ve Takip Sistemi’nin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından sahte, taklit ve tağşiş edilmiş ürünlerin üretimini, satışını engelleyerek halkın güvenli gıdaya ulaşmasını amaçlayan yeni bir işaretleme ve kontrol sistemi olarak açıklandığını hatırlatan Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası (TÜGİS) Başkanı Necdet Buzbaş, “Sistemin oluşturulması sürecinde Bakanlığın sistemi uygulayacak gıda sanayicileri ve ithalatçılarıyla birlikte çalışmaları beklenirdi. Böylelikle tarafların sistemi oluşturmada yer almaları nedeniyle uygulamada yaşanabilecek sorunlar minimize edilebilirdi” dedi. Ürünlerin izlenmesinin, hammaddeden başlayıp üretim, depolama, dağıtım, satış ve tüketiciye ulaştırılması gibi süreçleri kapsadığını belirten Buzbaş, bu süreçlerin herhangi birinde ürün kalitesini bozan, insan sağlığını riske edecek durumun özetle gıda güvenliğinin ÜDTS ile denetlenmesinin mümkün olamayacağını vurguladı ve ekledi: “Daha anlaşılır ifadeyle ÜDTS, bozuk veya taklit, tağşiş edilmiş ürünler için bir şey söylememekte, sahtecilik ile ilgili bir tespit yapabilmektedir.”
 
Karekod sisteminin yazılım, ekipman, satın alma, kurulum, kadro tahsisi, eğitim ve devreye alma aşamalarının 31 Aralık 2013 tarihine kadar yetişmesinin imkansız olduğunu ve ‘kervan yolda düzelir’ anlayışı ile yola çıkılması durumunda sistemin ölü doğma ihtimalinin artacağına dikkat çeken TÜGİS Başkanı Necdet Buzbaş, “Etiketlerin ÜDTS internet sitesine giriş yapılarak Bakanlık kanalı ile tek tedarikçiden temin edilmesi başlı başına bir risktir. Bütün üreticiler malzeme tedarikinde birkaç alternatif ile çalışırlar, tedarikteki aksamaların üreticilere maliyeti yüksek olur. Sık sık hukuki yollar zorlanmaya başlanır, iş yapmak tatsızlaşır. Ayrıca hemen söylemeliyiz ki, etiketlerin tek tedarikçiden temini zorlaması serbest piyasa ekonomisi anlayışı ile örtüşmemektedir. Etiket fiyatının tek taraflı ve pazarlıksız belirlenmesi Rekabet Yasası’na da aykırıdır” şeklinde konuştu.
 
SİSTEMİN ÇALIŞMASI SADECE  TÜKETİCİNİN MERAKINA BIRAKILDI
Karekod uygulamasında etiketin birim fiyatının 6 kuruş olacağının öğrenildiğini dile getiren Buzbaş, bunun özellikle küçük ambalajlı ürünlerde büyük bir maliyet yükü getireceğini söyledi. Bu konuyla ilgili örnekler veren Necdet Buzbaş sözlerine şöyle devam etti: “125 gr ağırlığındaki kavanoz bebek mamalarının satış fiyatı 1,10 TL’dir. 6 kuruşluk bir etiketin getireceği ilave maliyet %5.5 civarındadır. 20 gr ağırlığındaki piknik tipi bal ürünün satış fiyatı 45 kr’dur. 6 kuruşluk bir etiketin getireceği ilave maliyet ,3’dür. Üretici bu ilave maliyet yükünü rekabet elveriyorsa fiyatına yansıtacak veya sınırlı kârından fedakarlık edecek, sektördeki yatırım, büyüme ve istihdam olumsuz etkilenecektir. Sistemin çalışması sadece tüketicinin merakına bırakılmıştır. Haftalık alışveriş yapan bir çocuklu bir ailenin market sepetinde yer alan 10 üründen dördü adı geçen kategorilerden oluşacaktır. Dolayısıyla tüketicilerin her alışverişte bebek gıdaları dışında doğrulama yapmaları beklenemez, Ancak burada yaşanacak bir ikilemi de ortaya koymakta yarar görüyorum. Akıllı bir tüketici bu doğrulamayı para ödemeden önce yani market içinde yapacaktır. Aksi halde eve gittiğinde yapılacak doğrulamanın kendisi için yararı tartışılır. İnterneti veya akıllı telefonu olmayan tüketici bu işi nasıl kotaracak? Kotardığında ulaşacağı bilgiler zaten okuma zahmetinde bulunmadığı etiket bilgileri olacaktır.”
 
Gıda sanayinin Ürün Denetim ve Takip Sistemi’ne gereksinim olduğunun bilincinde olduğunu belirten Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası Başkanı Necdet Buzbaş, oluşturulacak sistemin ilave maliyet getirmemesi ve uygulamadaki teknik sorunları asgari oranda içermesi gerektiğini kaydetti. Hukuki yollar zorlanmadan ve ülke ekonomisinde enflasyon kontrolü ve takibinden sorumlu T.C. Merkez Bankası’nın işini zorlaştırmadan ülke şartlarına özgün bir model üzerinde çalışılması gerektiğini ifade eden Buzbaş, “Tüm tarafların katkısı ve ortak çabasıyla, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın önderliğinde ortaya çıkacak sistem bize ait ve tek olsun. Bunu yapacak birikim ve yeteneğe sahibiz” diyerek sözlerini tamamladı.
 
KAREKOD NASIL ÇALIŞACAK?
 
* Ürün Denetim ve Takip Sistemi’nin esası, üzerinde iki adet numara (sayı dizisi) ve bu numaraların kodlandığı iki boyutlu bir kod (kare kod) bulunan etiketlere dayanıyor. 
* Birinci numara etiketin üst kısmında çıplak gözle görülebilen seri numarasıdır. İkinci numara ise etiketin üzerinde başlangıçta kapalı olarak bulunan 19 rakamdan oluşan ürün kimlik numarasıdır.
 
* Tüketicilerin satın aldıkları ürünlerin orijinalliğini sorgulayacak ve ürün hakkında detaylıca bilgiye (bu bilgilerin çoğu ürün etiketinde yazılı bulunmaktadır) ulaşabilmelerini sağlayacak; internet üzerinden sorgulama (www.udts.com.tr), mobil uygulamalar (akıllı telefonlar ile), SMS ile sorgulama (7364 kısa mesaj numarası) ve sesli yanıt sistemi (IVR) üzerinden sorgulama (444 37 09) gibi bilgiler de etiket üzerinde yer alıyor. 
 
SİSTEM NELER GETİRİYOR?
 
* Tüketiciler, Bakanlığın herhangi bir nedenle bir ürün hakkında alacağı piyasadan toplatma kararını ürünü tüketmeden önce öğrenebilecek.
 
* Sistem sayesinde ürün etiketi üzerinde bulunması zorunlu olan ancak bazı tüketicilerin okumakta zorluk çektiği bilgilere ulaşmak kolaylaştırılacak.
 
* Ürünün piyasaya arzından sonra etiket ya da ambalaj üzerinde yapılabilecek bilgi değiştirmeye yönelik her türlü müdahalenin de önüne geçilmiş olacak.
 
* Tüketiciler ürünün etiketini kontrol ederken herhangi bir özel okuyucu cihaza ihtiyaç duymayacak. Bahsedilen kontroller, Ürün Doğrulama Takip Sistemi'nin tüketicilere sağlayacağı 4 farklı sorgulama yöntemi üzerinden kolaylıkla yapılabilecek.
 
 
ÜRÜN TAKİP SİSTEMİ İLE SAHTECİLİĞİ BİTİRİYORUZ
 
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanalığı’nın dergisi Türktarım’ın Eylül-Ekim 2013 sayısına açıklamalarda bulunan GTHB Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanı Selman Ayaz, 1 Ocak’ta uygulamaya girecek Ürün Doğrulama ve Takip Sistemi ile gıda ürünlerinde sahteciliği bitireceklerini belirtti. Sistem sayesinde tüketicilerin aldığı gıda ürünlerinin üretim yeri, son kullanma tarihi, raf ömrü, alerjen madde olup olmadığı, ithal ya da yerli mi olduğu gibi birçok bilgiye farklı yollardan ulaşabileceğini anlatan Ayaz, “Firmaların UDTS’yi uygulayabilmeleri için bir sistem yerleştirmeleri gerekiyor. Vereceğimiz eğitimler devam edebilir. Daha sonra ürünlerini Bakanlığa tanıtacaklar. Yeni etiketleme sistemini ilgili ürün gruplarındaki tüm gıda firmaları en geç 31 Aralık 2013 tarihine kadar uygulayacak. 2014’ün başında etiketli ürünler piyasada olacak” açıklamasında bulundu. 
 
Karekod uygulamasının dünyada ilk olacağını belirten Selman Ayaz, tüketicilerden olumlu geri dönüşler aldıklarını aktardı. Sistemin sadece tüketiciye yönelik hazırlanmadığının altını çizen Ayaz, “Bu sistem aynı zamanda haksız rekabeti engellemesi açısından da önemli. Çünkü birçok firma taklit ürünler üreterek piyasaya sürüyor. Mevzuata uygun üretim gerçekleştiren işletmeler için olumlu bir düzenleme. Bu yönden herkes açısından son derece olumlu bir uygulama başlıyor. Ayrıca sistemler ilgili kamu spotları da hazırlıyoruz” diye konuştu.