Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Bakliyat ihracatı yüzde 37 arttı

Mersin Ticaret Borsası ve Ulusal Baklagil Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Ö. Abdullah Özdemir, bakliyat sektöründeki güncel gelişmeleri Gıda Teknolojisi Dergisi için kaleme aldı.
 




BakliyatTarım ve gıda sektörü olarak son iki yıldır olağandışı bir dönemden geçmekteyiz. Pandemi, kuraklık ve iklim değişikliği, Rusya-Ukrayna savaşı gibi nedenler dolayısıyla ülkeler bu süreçte tarım ve gıdada özellikle kendi kendine yeterlilik bağlamında daha korumacı politikalar uygulamaya başladılar. Birçok ülke gibi Türkiye de çeşitli ürünlerde ihracat yasağı getirdi. Bakliyat açısından incelendiğinde kırmızı mercimek, nohut ve kuru fasulye ihracatı yasaklandı. Kırmızı mercimekte Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında yapılan ihracata ise herhangi bir yasak getirilmedi.
 
Bu zor döneme karşın AKİB (Akdeniz İhracatçı Birlikleri) verilerine göre Türkiye'nin bakliyat ihracatı bir önceki yılın ilk altı aylık dönemine kıyasla miktar olarak yüzde 37 artarak 352 bin ton seviyesine ulaştı. Değer olarak incelendiğinde ise elde edilen ihracat geliri dünya fiyatlarında da görülen artış eğiliminin de etkisiyle yüzde 60 yükselerek 317 milyon dolar oldu.
 
İhracatın yüzde 50’si kırmızı mercimek, yüzde 45’i kuru bezelye
Ürün bazında analiz edildiğinde ve ihracata getirilen yasak da dikkate alındığında, ülkemiz bakliyat ihracatının yüzde 50’sini kırmızı mercimek oluşturmaktadır. DİR kapsamında başta Kanada olmak üzere Rusya, Avustralya ve Kazakistan gibi ülkelerden getirilen kırmızı mercimek işlenerek yeniden ihraç edilmektedir. Irak, Sudan, Almanya ve Mısır ihraç pazarımızın yüzde 70’ini oluşturmaktadır.
 
Ülkemizin 2022 yılı ilk altı aylık döneminde gerçekleştirdiği bakliyat ihracatının yüzde 45’ini ise kuru bezelye oluşturmaktadır. Dış ticarette sürekli arayış içinde olan firmalarımız, 2011 yılından bu yana kuru bezelye ticaretine yönelmeye başlamışlardır. Firmalarımız, ülkemizde üretimi sadece 6,7 bin ton olan kuru bezelyeyi yüzde 83’ü Rusya’dan olmak üzere Ukrayna, Kanada ve ABD gibi ülkelerden ithal ederek, işleyip yeniden yurt dışına ihraç etmektedirler. Irak başta olmak üzere Afganistan, Yemen, Togo ve Sri Lanka en önemli kuru bezelye ihraç pazarlarıdır.
 
Abdullah Ã�zdemirMersinli firmalar ihracatın yüzde 87’sini gerçekleştirdi
Bakliyat ihracat rakamları illere göre değerlendirildiğinde ise Mersin’in bakliyat dış ticaretinin merkezi konumu açıkça ortaya çıkmaktadır. 2022 Yılı Ocak-Haziran döneminde gerçekleştirilen 352 bin tonluk ülkemiz bakliyat ihracatının yüzde 87’si Mersin’li firmalar tarafından yapılmıştır. Bu dönemde sadece bakliyattan elde edilen İhracat geliri ise kentimiz toplam ihracatının yüzde 18’ini oluşturmaktadır.
 
Saha verileri olumlu
Geride bıraktığımız yıl yaşanan kuraklık ve olumsuz iklim koşulları nedeniyle dünya genelinde olduğu gibi üretim hacmi geriledi ve ülkemizde 1 milyon 54 bin tona düştü. Ancak bu yıl sahadan almış olduğumuz bilgilere göre, kırmızı mercimek ile nohut ekim alanlarında ve alınan verimde artış kaydediliyor. 
 
Hem verimin fazla olması hem de hava şartlarının olumlu yönde seyretmesi ile hasadı hemen hemen tamamlanan kırmızı mercimek ve hasadı yeni başlayan nohut rekoltesinde artış beklenmektedir. Hasadı ağustos ayının ortalarında başlayacak olan kuru fasulyede ise bir önceki yıla yakın bir rekolte öngörülmektedir.
 
Nitekim TÜİK tahminlerine göre de kırmızı mercimekte üretimin geçen yıla kıyasla yüzde 75 artarak 400 bin tona, nohut üretiminin yüzde 22 yükselerek 580 bin tona ulaşması tahmin edilirken kuru fasulyede 285 bin ton düzeyinde rekolte gerçekleşmesi beklenmektedir.
 
Beklentiler gerçekleştiği taktirde ülkemiz yüzde 25’lik üretim artışı ile kuraklık öncesi ulaşılan üretim hacmi olan 1,3 milyon tonluk seviyeyi yeniden yakalayacaktır. Ancak tarım ve gıda sektörünün öneminin çok daha iyi anlaşıldığı bu dönemde sektör olarak en büyük arzumuz geleneksel ekim alanlarının yanında nadas alanlarının ve atıl arazilerin kullanımının teşvik edilerek ve verimi artıracak çalışmaların yapılarak üretimin 80’li yıllarda olduğu gibi 2 milyon ton düzeyine ulaşmasıdır.