Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Nihat Uysallı: Un ve unlu mamuller ihracatında yüzde 7 ila 12 artış hedefliyoruz

Türkiye’nin un ve unlu mamullerde dünyadaki 208 ülkenin 200’üne ihracat yaptığına dikkat çeken Orta Anadolu Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Uysallı, “Bu sene hedef pazarlar olarak Asya ve Güney Amerika ülkelerini belirledik, ihracatımızın 2021 içinde %7-12 seviyelerinde artışla devam edeceğini umuyoruz” diyor.
 




Unlu mamullerSayın Uysallı, 2020 yılı itibariyle dünyada un ve unlu mamuller ticaretinin genel görünümü hakkında değerlendirmeler yaparak, Türkiye üretim ve küresel ticarette dünyadaki konumundan söz edebilir misiniz? Pandemi küresel rekabette Türkiye’yi ve pazarda etkili olan diğer ülkeleri nasıl etkiledi?  
2020 yılı küresel ticaret verileri Nisan ayı gibi açıklanacak olup, pandemi sebebiyle genel olarak küresel gıda ticaretinde artış yaşandığı gözlemlenmektedir. Bunu şöyle de yorumlayabiliriz; Dünya genelinde restoran ve kafelerin kapanması veya bu sektöre ciddi bir kısıtlama gelmesine rağmen, insanların evde mutfağa yönelmesiyle perakende sektöründe gıda ürünleri satışında artış yaşandı. Türkiye’nin 2019 yılı genel ihracatı ile 2020 pandemi yılını karşılaştırdığımızda %6,3’lük bir düşüş gözlemlenirken, birçok sektörün aksine tarım sektörü ihracatında %4,3’lük artış gerçekleştirilmiştir. Bunun ana sebeplerinden biri hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatındaki %7,6’lık artıştır. 
 
Un ve unlu mamuller sektörü için önce değirmencilik ürünleri sektörü ihracatından bahsetmek isterim. 2020 yılında %9 oranında azalarak 1,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Değirmencilik ürünleri sektörünün en önemli kalemi olan buğday unu ihracatı söz konusu dönemde miktar bazında %8,4 azalışla 3 milyar ton ve değer bazında ise %9,6 azalışla 952 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. En fazla ihracat yapılan ilk üç ülke Irak, Yemen ve Suriye olmuştur. Bu azalmanın ana sebebi de iç çatışmaların azaldığı Yemen ve Suriye pazarına buğday unu satışındaki ciddi düşüştür. Bunun yanı sıra, pastacılık ürünleri sektörü ihracatı 2020 yılında ,2 oranında artış göstererek yaklaşık 2,1 milyar dolar olmuştur. En önemli kalem olan tatlı bisküvi ve gofret ihracatı söz konusu dönemde %2,4 artarak 698 milyon dolar değerinde gerçekleşmiştir. En fazla ihracat yapılan ilk üç ülke Irak, Yemen ve Suudi Arabistan. Dünyanın en büyük ikinci ihracatçısı olduğumuz ve unlu mamuller sektörünün en önemli kalemlerinden makarna ise söz konusu dönemde miktar bazında ,1 artışla 1,5 milyar ton, değer bazında ise %28,8 artışla 785 milyon dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. En fazla ihracat yapılan ilk üç ülke Venezuela, Somali ve Japonya olmuştur. Venezuela’ya yönelik makarna ihracatında %79, Somali’ye yönelik ihracatta %28,8 ve Japonya’ya yönelik ihracatta %21,5 oranında artış kaydedildi. Ancak şuna da dikkat çekmek gerekir ki makarna ve un gibi buğday bazlı ürünlerde ihracatımızın artıyor olması sevindirici ancak unlu mamullerde kendi içimizdeki rekabet nedeniyle dünya fiyatlarının altında ihracat yapıyoruz.
 
Özellikle Covid-19 salgını un ve unlu mamullerin üretim ve tüketimini ne yönde etkiledi?  
Pandemiyle birlikte raflarda elimiz ilk hijyen malzemelerine ve gıda ürünlerine gitti bu süreçte. Dünya genelinde gıdada geri dönüşüm ve hijyen çok önemli yer kaplamaya başladı, bu konuda bir farkındalık oluştu. Güvenilir, çevre dostu üretimi ve paketi geri dönüşebilir gıda ürünlerine talep arttı. Biliyorsunuz, Türkiye sağlıklı ve sürdürülebilir gıda üretiminde iyi olduğu için dünyada da tercih edildi bu dönemde.
 
Nihat uysallı“Hedef pazarlarımız Asya ve Güney Amerika”
2020 yılında Türkiye’nin un ve unlu mamuller ihracatı nasıl bir seyir izledi? İhracatta yeni hedefleriniz neler olacak?
Un ve unlu mamullerde ürün gamımız çok geniş olduğundan ve buğday unu ile makarna ihracatında başı çektiğimizden dünyadaki 208 ülkenin 200’üne ürünlerimizi satıyoruz. Bu sene hedef pazarlar olarak Asya ve Güney Amerika ülkelerini belirledik, ihracatımızın 2021 içinde %7-12 seviyelerinde artışla devam edeceğini umuyoruz. Günümüz koşulları gereği face to face görüşmelerimizi kıstığımızdan sanal heyetler, sanal fuarlar, teknolojik atılımlarla hedef pazarlarımızı markaja almış durumdayız.
 
“Makarnada ekmeklik buğday kullanımı sektöre zarar veriyor”
Sektördeki önemli tartışmalardan biri de durum buğdayında yaşanıyor. Öncelikle durum buğdayı tedariğinde bir sorun var mı? Bunun yanı sıra bazı firmaların makarna üretiminde durum buğdayı yerine ekmeklik buğday kullandığını belirtiyorsunuz? Bu durum sektrde ne kadar yaygın? Bu durumun sebeplerini, sonuçlarını ve durum buğdayının önemini anlatır mıısnız?   
Türkiye’de zaman zaman rekolteye bağlı kayıplar yaşansa da durum buğdayı üretimi ülkenin ihtiyacının % 65 – 70’ini her zaman karşılayabiliyor. Geri kalan rakam ise ithal ediliyor. İhracat performansına bağlı olarak değişmekle birlikte ülkemiz yılda 500 bin – 1 milyon ton arasında buğday ithal ediyor. Önce Afrika’da rekabet koşullarını uygun hale getirmek için ekmeklik buğday kullanmaya başlayan sektör, zaman içerisinde iç piyasada da ekmeklik buğday kullanmaya başladı (sektördeki firmaların bir bölümü). Oysa Türk Makarna Kodeksi, yurt içi makarna üretiminde makarnalık buğday dışındaki hiçbir buğdayın kullanılamayacağını net olarak tarif etmektedir. Gerek ürün kalitesini bozan gerekse haksız rekabete yol açan ve tüketiciyi yanıltan, tüketiciyi aldatan bu uygulamaların sektöre büyük zarar verdiğini düşünüyoruz. Ancak, son dönemde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu konunun çözümüyle ilgili çalışmalara başladığı bilgisine sahibiz.
 
“İtalya’nın yarı fiyatının altında makarna satıyoruz”
Sektör olarak yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerilerinizi açıklayabilir misiniz?
Sektör olarak en büyük problemlerimizden bir tanesi, yurt dışında Türk makarna imajına zarar veren fiyat ve uygulamalarımızdır. Hiç rakibimizin olmadığı coğrafyalarda bile kendi iç rekabetimiz nedeniyle Türk makarnasını çok ucuza ihraç etmeye devam etmekteyiz. En büyük rakibimiz dediğimiz İtalya’nın 1.100 folar olan ortalama ihracat fiyatının çok çok altında 500 – 520 folar ortalama fiyatlarla makarna ihraç etmeye devam ediyoruz. Dünyada gıda ürünlerine olağanüstü talep yaratan pandemi döneminde bile Türk makarnasının ihraç fiyatını yeterince artırmayı beceremedik.