Banner Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Gıda kontrollerinde AB düzeyinde uygulanan düzenlemeler ve laboratuvarların konumu

Gökhan Aralan / Avrupa Birliği Bakanlığı Tarım ve Balıkçılık Başkanı 




gokhan_aralanAvrupa Birliği Bakanlığı Tarım ve Balıkçılık Başkanlığı (TBB), 634 sayılı “Avrupa Birliği Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile kurulan Avrupa Birliği (AB) Bakanlığı altında hizmet veren 16 başkanlıktan biridir. Tarım ve Balıkçılık Başkanlığı, 12 Ekim 2005 tarihli “Müzakere Çerçeve Belgesinde” yer alan 35 müzakere faslıdan üçü olan; 11 No’lu Tarım ve Kırsal Kalkınma, 12 No’lu Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Politikası ve 13 No’lu Balıkçılık fasılları çerçevesinde, ülkemizin AB Ortak Tarım Politikası ve AB Ortak Balıkçılık Politikasına uyumu gerçekleştirmesi amacıyla yürütülen çalışmaların koordinasyonundan ve takibinden sorumludur. 
 
Bu kapsamda, Başkanlığımızın en önemli görevlerinden biri “mevzuat uyum çalışmalarının koordinasyonunu ve yürütülmesini” sağlamaktır. AB ile üyelik müzakereleri sürecinde, başta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgili fasıllara ilişkin sürdürülen mevzuat uyum çalışmalarının ve uygulamalarının hukuki, teknik ve kurumsal açıdan AB müktesebatı ve uygulamaları çerçevesinde yönlendirilmesi ve izlenmesi Başkanlığımızca yapılmaktadır. Bu aşamada Başkanlığımız tarafından taslak mevzuatın AB mevzuatı ile uyum durumu değerlendirilmekte ve yeni hazırlanan veya değişiklik yapılan mevzuat konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ilgili Komisyon çalışmalarına katılım sağlanmaktadır.
 
İkinci olarak, Başkanlığımız 1/2000 sayılı Türkiye-AT Ortaklık Konseyi çerçevesinde oluşturulan 8 alt komiteden biri olan 1 no’lu “Tarım ve Balıkçılık Alt Komitesi” kapsamında gerçekleştirilen faaliyetlerinin koordinasyonunun yürütülmesinden sorumludur. Bu bağlamda, 1 no’lu “Tarım ve Balıkçılık Alt Komitesi”nin ve bu alt-komite altında yürütülen çalışmaların koordinasyonu ve sekretarya hizmetlerini yürütmektedir. Alınan kararlarının izlenmesine yönelik faaliyetler de Başkanlığımız tarafından yürütülmektedir. 
 
Son olarak, Başkanlığımız, sorumluluk alanına giren üç faslın müzakereye açılması kararının verilmesi sonucunda Türkiye tarafından AB tarafına sunulacak “Eylem Planlarının”, “Stratejilerin” ve “Müzakere Pozisyon Belgelerinin” ilgili kurum ve kuruluşlarla koordinasyon halinde hazırlanması; AB Müktesebatının Üstlenilmesine İlişkin Türkiye Ulusal Programının hazırlanmasına, uygulanmasının izlenmesine ve raporlanmasına katkı verilmesi ile sorumluluk alanındaki konularda mevzuat uyumu ve uygulaması için gerekli teknik, kurumsal kapasite ve mali ihtiyaçların tespitine ve bunların karşılanmasına yönelik faaliyetlerin programlanmasına, projelendirilmesine yardımcı olunması ve bu faaliyetlerin değerlendirilmesi ve izlenmesine destek  verilmesi hususlarında da faaliyet göstermektedir.
 
RESMİ KONTROLLERE DAİR UYGULANAN 
YASAL DÜZENLEMELER VE TÜRKİYE’NİN UYUMU 
AB’de gıdanın resmi kontrolleri 882/2004/AT sayılı “Yem, Gıda, Hayvan Sağlığı ve Hayvan Refahı Kurallarına Uygunluğun Doğrulanmasını Sağlamak Amacıyla Yapılan Resmi Kontrollere ilişkin Avrupa Parlamentosu ve Konsey Tüzüğü” ile düzenlenmektedir. Anılan tüzükte resmi kontrol, yetkili makam tarafından yem ve gıda yasası, hayvan sağlığı ve hayvan refahı kurallarına uygunluğun doğrulanması için yapılan herhangi bir kontrol şeklinde tanımlanmıştır. Bu bağlamda Tüzüğün amacı; insanlar ve hayvanlara doğrudan veya çevreden gelen kabul edilebilir risk düzeylerinin önlenmesi, ortadan kaldırılması veya azaltılması ile yem ve gıda ticaretinde adil uygulamaların garanti edilmesi, yem ve gıdanın etiketlenmesi ve diğer tüketici bilgileri dahil tüketici menfaatlerinin korunmasını
hedefleyecek biçimde oluşturulmuş kurallara uygunluğu doğrulamak için yapılacak resmi kontrollere ilişkin genel kuralları belirlemektir. 
 
Resmi kontrollere ilişkin genel çerçeveyi belirlemiş olan bu Tüzük, özel Topluluk hükümlerine halel getirmeden uygulanır. Tüzük; resmi kontrollere ilişkin genel hükümler, kontrollerde görev alan personelin taşıması gereken şartlar, resmi kontrollere ilişkin belirli görevlerin devredilmesi, kriz yönetimi ve ihtiyati tedbirler, gıda ve yemin Birlik topraklarına girişinde resmi kontroller, resmi kontrollerin finansmanı, numune alma ve analiz metotları, referans laboratuvarlar, kontrol planları, resmi kontrollerde Topluluk tarafından yapılan faaliyetler gibi temel konularda hükümler içermektedir.
 
Tüzüğün resmi kontrollerde görev alan resmi laboratuvarlara ilişkin hükümleri içeren 12. maddesi; her bir üye devletin resmi kontroller sırasında alınan numunelerin analizlerini yürütebilecek olan laboratuvarları belirlemesi gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Bu laboratuvarlar için getirilen en önemli koşullardan biri, EN ISO/IEC 17025 (test ve kalibrasyon laboratuvarlarının yeterliliği için genel şartlar) ile EN ISO/IEC 17011 (uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite eden akreditasyon kuruluşları için genel şartlar) Avrupa Standartlarına uygun olarak akredite olmasıdır. Tek bir analiz veya analiz grubu için akreditasyon mümkün olup, akreditasyon şartlarının devam etmemesi durumunda laboratuvarların yetkileri iptal edilmektedir. Tüzüğün 5’inci maddesi, resmi kontrollerle ilgili belirli görevlerin belirli şartlar altında bir veya daha fazla kontrol kuruluşuna devredilebilmesine olanak tanımaktadır. Resmi denetimlerde görev alacak özel laboratuvarlar da bu kapsamda değerlendirilmekte olup, yukarıda bahsedilen Avrupa Standartlarına uygun olarak akreditasyonu gerekmektedir.
 
Tüzük 33’üncü maddede ulusal referans laboratuvarları için kurallara yer vermektedir. Buna göre üye devletler her bir Topluluk referans laboratuvarı için bir veya birden fazla ulusal referans laboratuvarı belirleme hakkına sahiptirler. Bir üye devlet, söz konusu ulusal referans laboratuvarı belirleyebilme hakkını bir başka üye devlet topraklarında ya da Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) üyesi bir ülkenin topraklarında yer alan laboratuvarlar için de kullanabilir. EN ISO/IEC 17025 ve EN ISO/IEC 17011 ya uygun olarak akredite olması gereken ulusal referans laboratuvarları kendi yetki alanları dâhilindeki konularda Topluluk referans laboratuvarları ile işbirliği içerisinde olmakla yükümlüdür. Ulusal referans laboratuvarları ayrıca numunelerin analizinden sorumlu resmi laboratuvarların faaliyetlerini koordine etmekten, resmi laboratuvarlar arasında karşılaştırmalı testler organize etmekten ve Topluluk referans laboratuvarından temin edilen bilgilerin kontrollerde yer alan resmi laboratuvarlara iletilmesi ile kontrol planlarının uygulanması için bilimsel ve teknik yardım sağlamaktan sorumludur. Her bir üye devletin ulusal referans laboratuvarlarının isim ve adreslerini Komisyona, ilgili Topluluk referans laboratuvarına ve diğer üye devletlere bildirme yükümlülüğü bulunmaktadır.
 
Madde 32 ile Topluluk referans laboratuvarlarının görev ve sorumlulukları tanımlanmıştır. Buna göre topluluk referans laboratuvarları “referans metot” dahil analitik metotların detaylarını ulusal referans laboratuvarlarına temin etmektedir. Bu metotların ulusal referans laboratuvarları tarafından uygulanmasını koordine etmekle birlikte, topluluk referans laboratuvarları, yeni analitik metotların uygulanabilmesi için gerekli düzenlemelerin koordinasyonunu ve özellikle karşılaştırma testlerinin organizasyonunu yürütmektedir. Üye devletlerin ulusal referans laboratuvarlarında görev yapan personel ile gelişmekte olan ülkelerin uzmanlarına daha ileri düzeyde eğitim kursları düzenleyen Topluluk referans laboratuvarları, üye devletlerin analiz sonuçları hakkında bir uzlaşı sağlayamadıkları durumda Komisyon’a bilimsel ve teknik yardım sağlamaktadır. Bununla birlikte üçüncü ülkelerde gıda ve yem analizinden sorumlu laboratuvarlarla işbirliği yapmaktadır. Gıda analizlerinde görev alan diğer laboratuvarlar gibi; EN ISO/IEC 17025 ve EN ISO/IEC 17011 ya uygun olarak akredite olması gereken Topluluk referans laboratuvarları, yürüttüğü işler ve 882/2004/AT de yer alan hükümlere uygunluğu açısından Topluluk denetimlerine tabidir. Bu denetimler neticesinde akreditasyona ilişkin şartları karşılamadığı tespit edildiğinde yetkileri geri alınır. 
 
12 no’lu “Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Politikaları” faslının müzakerelere açıldığı 30 Haziran 2010 tarihinden bu yana, AB müktesebatına uyum çalışmaları belirlenen çalışma takvimi çerçevesinde sürdürülmektedir. Faslın müzakerelere açılmasına getirilen önkoşullardan (açılış kriteri) biri olan 5996 sayılı “Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu”nun yürürlüğe girmesiyle birlikte, kanunun uygulanmasına yönelik ayrıntılı hükümleri içeren çok sayıda ikincil mevzuat yayımlanmıştır. 17 Aralık 2011 tarihli ve 28145 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan, “Gıda ve Yemin Resmi Kontrollerine Dair Yönetmelik” ile anılan AB mevzuatı (882/2004/AT) ulusal mevzuatımıza aktarılmıştır. 
 
KATILIM MÜZAKERELERİNDE RESMİ KONTROLLERDE 
YER ALAN LABORATUVARLARA İLİŞKİN HUSUSLAR 
9-10 ve 13-15 Mart 2006 tarihlerinde 12 no’lu “Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Politikaları” Faslının “tanıtıcı tarama toplantısı”, 24-28 Nisan 2006 tarihlerinde ise “ayrıntılı tarama toplantısı” gerçekleştirmiştir. “Tarama Raporu” Konsey’de onaylanarak 13 Temmuz 2007 tarihli Dönem Başkanlığı mektubu ile 6 adet açılış kriteri tarafımıza iletilmiştir. Bu fasıl altındaki müktesebatın çok sayıda tüzük, yönetmelik ve karardan oluştuğu hem tanıtıcı taramalarda ifade edilmiş hem de tarama sonu raporunda da yer bulmuştur. Müzakere sürecinde aday ülkeden bu konuda beklenen gelişme fasıl kapsamındaki AB mevzuatının ülke mevzuatına aktarılması ve söz konusu mevzuatın, uygun şekilde yapılanmış ve gerekli eğitimleri almış bir idare tarafından uygulanmasıdır. Gıda güvenliği ile ilgili mevzuatın uygulanabilmesi için, her aday ülkenin üye devletlerin uyguladığı şekilde gıda ürünlerinin denetim ve kontrolünü yapabilecek, laboratuvar kapasitesi de dahil olmak üzere uygun idari yapılara sahip olması gerekmektedir. 
 
Tarama raporunda bulunan ve Türkiye’nin bu fasıl altındaki müktesebata uyum derecesi ve uygulama kapasitesinin değerlendirildiği bölümde; Gıda güvenliği, hayvan ve bitki sağlığı müktesebatını uygulamanın bir ülkeye ciddi kurumsal kapasite oluşturma yükümlülüğü getirdiği, bunun için içerisinde laboratuvar ve sınır kontrol noktalarında bulunduğu ilgili kurumların güçlendirilmesinin, idari, denetim ve kontrol organlarının, personel eğitimi ve personel sayısı yanında işlem, teknik ekipman ve olanaklar konusundaki mevcut kapasitenin yeni gerekliliklere uygun hale getirilmesi gerektiğine yer verilmiştir. Ayrıca Türkiye’nin laboratuvarlara ilişkin kapsamlı ulusal stratejisini tamamlaması ve teknik iyileştirme çalışmalarının finansmanını sağlaması gerektiği, mevcut stratejilerin yeterince tamamlayıcı olmadığı da ifade edilmiştir.
 
Faslın 2. açılış kriteri tarama raporunda yer alan söz konusu hususu içermektedir. Bu kriter; “Türkiye’nin Komisyon’a gıda güvenliği, hayvan ve bitki sağlığı politikası alanındaki, ilgili uluslararası standartlar ve Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatı tavsiyeleri dahil olmak üzere, AB müktesebatının uyumlaştırılması, uygulanması ve yürütülmesine temel teşkil edecek detaylı bir stratejiyi sunması. Bu strateji ilgili idari ve laboratuvar kapasitesinin geliştirilmesine yönelik planlar ile bu konuda gerekli mali kaynağa ilişkin bir tahmini de içerecektir. Strateji aynı zamanda, hayvan sağlığı alanındaki riskleri ele alma konusunda müktesebata uygun biçimde AB ile işbirliğini temin etme kapasitesine sahip olma ihtiyacını da göz önüne almalıdır” şeklinde idi.
 
Türkiye açılış kriterinde istenen şekli ile laboratuvar stratejisini hazırlayarak Komisyon’a sunmuştur. Ayrıca söz konusu strateji günün gereklilikleri çerçevesinde belli aralıklarla güncellenerek yine Komisyon’a iletilmektedir. Geriye kalan beş açılış kriterinin de karşılanması için gerekli çalışmaların tamamlanmasıyla fasıl, 30 Haziran 2010 tarihinde İspanya Dönem Başkanlığı’nda Türkiye-AB Katılım Konferansı’nda müzakereye açıldı.
 
GIDA LABORATUVARLARININ KAPASİTELERİNİN ARTIRILMASINA YÖNELİK PROJELER
Türkiye, 15 yılı aşkın bir süredir değişik programlar ile AB fonlarından yararlanmaktadır. 10-11 Aralık 1999 tarihlerinde Helsinki'de yapılan AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde Türkiye’nin adaylığının resmen onaylanmasından önce Avrupa-Akdeniz ortaklığı bünyesinde finanse edilen MEDA (Mediterranean Economic Development Area) programı altında üçüncü üye ülke sıfatıyla AB fonlarından yararlanmaya başlamış olan ülkemiz, sonrasında ise aday ülke konumuyla katılım öncesi yardımlardan ve 2007 yılından günümüze kadar ise IPA (Instrument for Pre-Accesion) kapsamında hibe nitelikli fonlardan yararlanmaktadır. 2013 yılında ilk aşaması sonlanan IPA’nın ikinci aşaması 2014-2020 yılları arasını kapsamaktadır ve Başkanlığımız sorumluluk alanına giren fasıllar kapsamında projeler sunulabilecektir. 
 
IPA’nın ilk döneminde, toplam fonun yaklaşık 230 milyon Avroluk kısmı “Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı Politikası” faslına ilişkin yürütülen 14 projeye tahsis edilmiştir. 2002 MEDA programı kapsamında “Türkiye’de Gıda Denetim Hizmetlerinin Desteklenmesi Projesi”, 2004 AB Mali Yardımları Programlaması kapsamında “Gıda Güvenliği ve Kontrol Sisteminin Yeniden Yapılandırılması ve Güçlendirilmesi Projesi“ ve bu projeyle bağlantılı olarak bir sene sonraki programlama yılında “Ulusal Gıda Referans Laboratuvarının Kurulması Projesi” gerçekleştirilmiştir. Bu projelerin yaklaşık 30 milyon Avroluk kısmı yeni gıda laboratuvarı kurulması ve laboratuvar ve bu laboratuvarlarda çalışacak personelin kapasitesinin artırılmasına yönelik faaliyetlerin finansmanında kullanılmıştır. 
 
14.139.000 Avro bütçeye sahip olan “Türkiye’de Gıda Denetim Hizmetlerinin Desteklenmesi Projesi”; 2002 yılında başlamış ve 36 ayda tamamlanmıştır. Proje kapsamında Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından bölge laboratuvarı olarak belirlenen gıda analizlerini gerçekleştiren laboratuvarlarda kullanılacak laboratuvar cihazı tedarik edilmiş olup söz konusu ekipmanın kullanımına yönelik olarak da eğitimler düzenlenmiştir. Ayrıca, gıda denetim ve analizinde çalışan personele “Metot Validasyonu”, “Kalite Yönetimi”, “AB Gıda Mevzuatı” ve “HACCP sisteminin uygulanması ve denetlenmesi” konularında eğitimler verilerek laboratuvarların AB standartlarına uygun bir şekilde gıda kalite kontrolü yapar hale getirilmesi sağlanmıştır. 
 
Bahsedilen projelerden ikincisi; “Gıda Güvenliği ve Kontrol Sisteminin Yeniden Yapılandırılması ve Güçlendirilmesi Projesi”dir. 2004 yılı Mali Yardım Programlaması altında desteklenmiş olup bütçesi 10.7 milyon Avrodur. Proje dahilinde gıda kontrol sisteminin güçlendirilmesine yönelik AB mevzuatına uyumlu yasal mevzuat hazırlanmış, kurumsal kapasitenin artırılmasına yönelik faaliyetler gerçekleştirilmiştir. Projesinin başka bir çıktısı ise “Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi” olmuştur. Gıda güvenliği ve teknolojisi konusunda gerek Bakanlık personeline gerek özel sektör temsilcilerine eğitimler verilmiş, bu sayede teknik kapasiteleri geliştirilmiştir. Bu projenin diğer bir önemi ise Ulusal Gıda Referans Laboratuvarı’nın (UGRL) kurulmasına yönelik ilk adımların atılmış olmasıdır. UGRL’nin organizasyon şeması ve yasal çerçevesi oluşturularak donanım ve teçhizatına ilişkin teknik özellikleri belirlenmiştir.
 “Ulusal Gıda Referans Laboratuvarı’nın Kurulması Projesi” ise; 2005 yılı Mali Yardım Programlaması altında 6.4 milyon Avroluk bir bütçe ile desteklenmiştir. Bu proje ile UGRL’nin inşası tamamlanmış ve yapılacak tüm işlemler için gerekli olan ekipman tedarik edilmiştir. UGRL’nin kurulması ile birlikte gıdanın resmi kontrollerine ilişkin AB mevzuatında yer alan önemli bir gereklilik karşılanmıştır. İlaveten, gıda kontrol sistemi sürdürülebilir bir laboratuvar stratejisine kavuşmuş ve söz konusu strateji ile sistemin etkinliği artırılmıştır.